Makalelerin Geliştirilmesine ve Yayınlanmasına Yönelik En İyi Stratejiler
Bilimsel dergiler rekabeti teşvik ederek yayınladıkları makalelerin bilim dünyasında erişilebilirlik ve kabul edilebilirlik düzeylerini geliştirmeye çalışmaktadır. Etki faktörü yüksek olan bir dergiye gönderilen çalışmaların sadece %5 ila %10‘u yayınlanmakta ya da yayına kabul edilmektedir.
Aşağıda bilim insanlarının bilimsel yazılarını geliştirmeye ve çalışmalarının yayınlanma olasılığını arttırmaya yardımcı olabilecek bazı öneriler sunulmuştur.
1. Etkili bir kapak mektubu (ön yazı) hazırlayın
Basitçe yazılmış bir kapak mektubu çalışmanızın yayınlanma şansını kesin olarak etkilemese de etkili bir kapak mektubu yayın şansını arttıracaktır. Temel gereklilikleri karşılayan basit bir yazı hazırlamak yerine editörün araştırmanızın etkinliğini ve çalışmanızın alandaki düşünceleri nasıl değiştireceğini hemen anlamasını sağlayacak özenli bir kapak mektubu hazırlayın. Açık, özlü ve ikna edici bir kapak mektubu yazarak editörün çalışmanıza ilgi duyma şansını arttırabilirsiniz.
2. Makaleniz için meslektaşlarınızdan geri bildirim talep edin
Çalışmanızı dergiye göndermeden önce alana hâkim güvenilir bir meslektaşınızın veya profesyonel bir ekibin denetimine sunun ve bu kişilerden destek ve geri bildirim talep edin. Bu kişiler çalışmanızda sizin fark etmediğiniz eksik yönleri bulabilir veya bulgularınızı daha da kuvvetlendirebilecek deneyimleri sizinle paylaşabilir. Ancak bunlarla sınırlı kalmayın. Bilimsel dergilerin çoğu sunulan bilgilerin sadece alan uzmanları tarafından değil daha geniş bir kesim tarafından da anlaşılabilmesini tercih etmektedir. Bu, tüm araştırmacılar tarafından göz önünde bulundurulması gereken önemli bir adımdır. Çalışmanızı tercihen çeşitli disiplinlerden olan ve açık sözlü bir şekilde eleştiri yapabilen akademisyenlerle paylaşın.
3. Makalenizin hikâyesini ve ana mesajını belirleyin
Yazmaya başlamadan önce çalışmanızı bir tanıdığınıza kısaca anlatabilirsiniz. Bunu yaparken çalışmanızın 3 ila 5 ana noktasına odaklanmanız gerekir. Sonrasında çalışmanızı tek bir cümleyle özetleyin. Bu şekilde çalışmanızın hikâyesini ve ana mesajını belirledikten sonra artık yazmaya başlayabilirsiniz. Daha sonra çalışmanızı en az iki kere okuyarak aşağıdaki soruları kendinize sorun:
- Bu bilgi hikâyem ile ilgili mi?
- Bu bilgi çalışmamın ana mesajını iletiyor mu?
Bir çalışmanın nitelikli olması ana mesajın açıkça anlaşılabilmesine bağlıdır. Bu mesaj başlangıcı (Giriş), gelişme bölümü (Materyal ve Metot), sonucu (Bulgular) ve kıssadan hissesi (Tartışma ve Sonuç) ile okuyucuya bir hikâye anlatmalıdır. Çalışmanızın her alt başlığında (ör. Giriş, Materyal ve Metot, Tartışma) yukarıdaki sorulara dikkat etmeniz gerekir. Sorulara verdiğiniz yanıtlar olumluysa metindeki bilgileri tutabilir, olumsuzsa çalışmanızdan çıkarabilirsiniz. Bundan sonra “hikâyeniz” daha açık, metniniz ise daha kısa ve öz olacaktır.
4. Hedef derginin kapsamını ve talimatlarını göz önünde bulundurun
Yayınlama sürecinde karşılaşılan zorluklardan biri de dergi seçim sürecidir. Bu sorunun üstesinden gelebilmek için farklı yöntemler deneyebilirsiniz. Örneğin JANE (Journal/Author Name Estimator) gibi web-tabanlı bir dergi seçici kullanabilirsiniz. Ayrıca ilgili konuda daha kıdemli kişilere danışabilir ya da makalenizin konusuna ilişkin geniş çaplı okumalar yapabilirsiniz. Bunun dışında, derginin yayın kurulunu ve dergide yayınlanan makaleleri inceleyebilir, bu makaleler ile kendi makaleniz arasında benzerlik olup olmadığını kontrol edebilir ya da bu çalışmaları kaynak olarak kullanmayı düşünebilirsiniz. Buna ek olarak çalışmanızı göndermeyi hedeflediğiniz dergide daha önce yayınlanan makalelerin referans listelerine bakarak bu referanslar arasında sizin de kullanmış olduğunuz referanslar olup olmadığını kontrol edebilirsiniz. Makalenizi hangi dergiye göndereceğinize karar verdikten sonra ilgili derginin Amaç ve Kapsamını okuyup çalışmanızın bunlara uygun olduğundan emin olmanız gerekir. Bu dergide yayınlanmış olan bazı çalışmaları okumanız da yarar sağlayacaktır. Böylece dergide yayınlanan çalışmaların kalitesi ve kapsamı hakkında bilgi sahibi olabilirsiniz. Nitelikli şekilde yazılmış makalelerin hedef derginin kapsamına göre ayarlanması kabul şansını arttıracaktır.
Öte yandan yazarın ya da yazarların ilgili derginin talimatlarına uyması gerekmektedir. Editörler, kendi dergilerinin talimatlarına uygun ve dikkatli bir şekilde formatlanmış çalışmaları bu şekilde hazırlanmamış çalışmalardan ayırt edebilmekte, ayrıca rakiplerinin formatlama özelliklerini de bilmektedirler. Başka bir derginin formatına göre hazırlanmış bir çalışma daha önce bu dergiden ret alındığının göstergesidir. Dolayısıyla formatlama işleminin çalışmanın sunulacağı derginin formatına göre yapılmasına özellikle dikkat edilmelidir. Benzer şekilde, bir dergiden ret alan bir çalışma başka bir dergiye gönderilirken kapak mektubu da yeni dergiye uyarlanmalıdır. Aksi takdirde, dergi editörü rakip dergiye ilişkin bilgileri kapak mektubunda gördüğü anda ilgili çalışmanın yayınlanma şansı son derece azalacak, bu da editörlerde dikkatsiz olduğunuz ve detaylara önem vermediğiniz izlenimi uyandıracaktır.
5. Diğer yazarlarla birlikte hareket edin
Ortak yazarlı çalışmalarda bir makaleden o makalenin tüm yazarları sorumludur. Dolayısıyla tüm yazarlar birlikte hareket etmelidir. Bir makalenin taslağı tamamlandıktan sonra tüm yazarların bir araya gelerek söz konusu taslağın üzerinden geçmesi ve bu taslağı düzenlemesi gerekir. Bu esnada yazarlar kendi fikirlerini ortaya koymalı ve çalışma üzerinde tartışmalıdır. Böylece bireysel hareket etmenin ortaya çıkarabileceği bekleme süresi azalacak ve güncel taslağın tek bir elden çıkması sağlanarak zamandan ve kaynaktan tasarruf edilecektir.
6. Disiplinler arası çalışmalarda en kapsamlı dergiyi seçin
Disiplinler arası çalışmalar, birden fazla disipline hitap eden araştırmaları kapsar. Bu tür çalışmalarda, çeşitli disiplinlerden birden fazla yazarla birlikte araştırma ve istatistik tekniklerinde kullanılan farklı metodolojik yaklaşımlar bir arada kullanılabilir.
Bu tür çalışmaların yayınlanmasına yönelik en büyük zorluk, çalışmaya en uygun nitelikteki geniş kapsamlı dergiyi bulmak ve söz konusu derginin kelime sınırı da dâhil çeşitli yayın ilkelerini göz önünde bulundurup farklı disiplinlerin ilgili çalışmaya kazandırdığı değeri yitirmeden çalışmayı sunmaktır. Çalışmaya en uygun dergi, önceki yayınlar ve dergi kapsamı incelenerek bulunabilir.
7. Makalenizi paylaşın
Nitelikli bir çalışmanın yayınlanması bilimin ilerlemesi açısından önemlidir ve böyle bir çalışmanın siz, danışmanınız ve birkaç meslektaşınızla sınırla kalmaması gerekir. Örneğin yeni bir çalışma yayınlamanız, bir başarıya imza atmanızın göstergesi olmakla birlikte hiç düşünmediğiniz yeni fikirlere, uygulamalara ve bakış açılarına yeni kapılar açabilir. Özellikle, yeni bir konuyu ya da fikri ele alacak araştırmacılar için ilgili literatür iyi bir başlangıç noktası olarak yazara büyük ölçüde bilgi sağlayabilir.
8. Çalışmanızın olumsuz sonuçlarından etkilenmeyin
Çalışmanızın sonucu beklediğiniz gibi olmasa da bu çalışmayı yayınlayın. Başarısız da olsa bir deneyim, tamamen farklı veya bilinmeyen bir alanda alternatif uygulamalar sağlayabilir. Soru sormaktan ve eski bir sorunu daha farklı ve yeni bir bakış açısıyla değerlendirmekten hiçbir zaman çekinmeyin. Bazen bir alanda uzman olan kişiler bile küçük detayları gözden kaçırabilirken bazen tecrübesiz bir göz yeni bir projeye hayat verebilir.
9. Kariyer kaygısına yenik düşmeyin
Bilim yararına fikir paylaşımı iyimser bir yaklaşım olsa da bu yaklaşımın ardında farklı nedenler yatıyor olabilir. Daha açık bir ifadeyle, erken ve sık yayın, kariyer açısından bir motivasyon kaynağıdır ancak bu faktör makale yayınlamanın tek sebebi olmamalıdır. Söz gelimi bir akademisyenin özgeçmişindeki yayın sayısının diğer akademisyenlerle kıyaslama yapmak için uygun bir ölçüt olup olmadığı tartışmaya açık bir konudur. Ancak bu tür bir stres, hiç kuşkusuz akademisyenlerin yaratıcılığına ket vurarak yayın kalitesini düşürme potansiyeline sahiptir. Bu, basit bir yarış gibi görünse de saygın bir hakemli dergide birkaç yayın yapmak popüler olmayan bir yığın dergide sayısız makale yayınlamaktan daha etkilidir.
10. Fikrinizi sunma konusunda erken davranın
Erken ve sık yayın kaygısının bir diğer nedeni de bir başka yazarın önce davranarak orijinal bir fikre dayanan bir makale yayınlama olasılığıdır. Başka bir yazardan çözülmek üzere olan bir sorunla ilgili makale okumak bir bilim insanının en büyük korkularından biri olabilir. Bu talihsiz durum aslında kaçınılmaz olsa da bu olasılığı azaltmanın bazı yöntemleri vardır. Tüm parçaları kapsamlı bir çalışmada birleştirmeyi beklemek yerine gelecekteki çalışmalarınızın amaçlarını belirten ve ön bulgularınızı içeren bir metin yayınlamayı düşünebilirsiniz. Bu yaklaşım özellikle ilgili literatürde sıcak gündem maddeleri üzerinde çalışırken yararlı olabilir. Genellikle karmaşık ve zaman alıcı bir süreç olsa da fikri mülkiyetinizi korumak için patent almayı da düşünebilirsiniz.
11. Kariyerinizi sahiplenin
Yayın konusundaki motivasyonunuzu kaybetmeden kararlı hareket ederek değişime ve yeni fikirlere açık olmanız son derece önemlidir. Kariyerinizin gelişmesi ve kişisel tanınırlığınızın artması açısından çalışmanızı sahiplenmeniz değerlidir ancak asıl değer, bilime anlamlı ve daha uzun ömürlü katkılar sağlamaktır.
Bilimsel yayında en iyi senaryo çok az bir düzeltmeyle veya düzeltme olmaksızın ilk sunumunda makalenizin kabul görmesidir. Bu durum her zaman yaşanmasa da olumlu dönüş ihtimalini arttıracak adımlar atabilirsiniz. Bu ipuçlarının dikkate alınması makalenizin kabul edilmesini garanti etmese de ret oranını azaltmaya yardımcı olacaktır:
Şu soruları yanıtlayın:
- Bilim insanları çalışmamı okuduktan sonra farklı araştırmalar yapacak mı?
- Kaç bilim insanı çalışmama dayanarak yaklaşımını, hipotezini ya da düşüncesini değiştirecek?
- Bilim insanları sunduğum yöntemleri kullanacak mı?
- Bilim insanları farklı hipotezler oluşturacak mı veya mevcut hipotezleri değiştirecek mi?
Sorulara yanıtınız “çok sayıda bilim insanı” ise yüksek etki faktörüne sahip bir dergi sizin için doğru bir hedef olacaktır. Yanıtınız “daha az sayıda bilim insanı” ise çalışmanız bu kişiler için yine kıymetli olup yayınlanmayı hak ediyor demektir. Doğru insanların çalışmanızı bulup okumasını sağlamak için alana uygun bir dergi seçmeye özen göstermeniz gerekir. Ancak öncelikle hangi dergiyi ne sebeple seçtiğinize bakmadan bu önemli soruları göz önünde bulundurmalı ve seçtiğiniz dergiye sunmadan bir süre önce bu soruları kendi makalenize uygulamalısınız. Soruların doğrudan ve açık bir şekilde üç temel bölümde [tartışma, özetin son bir veya iki cümlesi ve editöre gönderilen kapak mektubu (ön yazı)]yanıtlanması gerekmektedir.
12. Hemen vazgeçmeyin
Etki faktörü yüksek olan dergilerde yayın yapmak her zaman kolay değildir ancak bu konuda kararlı olmak önemlidir. Hakemlerin çalışmanızla ilgili fikirlerinden dolayı hevesiniz kırılabilir. Ancak çalışmanızı yayınlatmak için ısrarcı olmanız ve hemen pes etmemeniz gerekir. Örneğin bir ret durumunda ilgili derginin çalışmanız için hâlâ uygun olup olmadığına karar vermek amacıyla hakemlerin yorum ve önerilerini dikkatli bir şekilde gözden geçirebilirsiniz. Derginin çalışmanız için uygun olduğuna karar verirseniz çalışmanızı bu yorum ve öneriler doğrultusunda yeniden düzenleyebilir ve gerekirse ek çalışmalar yapabilirsiniz. Derginin çalışmanız için uygun olmadığına karar verirseniz çalışma alanınıza veya konunuza daha uygun olabilecek dergileri araştırabilirsiniz.
13. İntihal konusunda dikkatli olun
Dergiler, akademik etik sınırları dışında, önceden yayınlanmış çalışmalardan içerik barındırmadığından emin olmak için sunulan çoğu makaleyi intihal kontrolünden geçirmektedir. Yararlandığınız çalışma size ait önceki bir çalışma olsa bile yöntem ya da diğer içerikleri doğrudan kopyalayarak ekleyemezsiniz. Aksi hâlde, bu durum intihal olarak değerlendirilebilir. Alıntı yaparken referans gösterdiğinizden ya da size ait olsa bile aldığınız içeriği başka ifadelerle anlattığınızdan emin olun.
14. Profesyonel bir kurumdan dil desteği alın
Yüksek etki faktörüne sahip prestijli dergiler kapsamında yapılan bazı çalışmalara göre düşük kaliteli anlatım, tutarsız yazım, anlamsız paragraflar, başlıklarda sıralama hataları ve dilin hatalı kullanımı makalelerin dilden reddedilmesinin en büyük nedenleri arasındadır. Bu sorunun önüne geçmek için profesyonel bir kurumdan dil desteği alabilirsiniz.
Yorumlar
Yaklaşımınızın akademisyenlere destek olacağı kanısındayım.
Geri bildiriminiz için çok teşekkür ederiz.
Saygılarımızla,
Sizleri tanımak isterim.
Merhaba hocam,
E-posta adresinize konuyla ilgili bir e-posta iletilmiştir.
Bilginize sunarız.
Saygılarımızla,
Kıymetli tespitleriniz için teşekkür ederim.
Geri bildiriminiz için biz teşekkür ederiz.
Saygılarımızla,